O tarihten bu yana İdlib iki kampa ev sahipliği yapıyor: Suudi destekli Tahrir eş-Şam ve Türkiye-Katar destekli Ahrar eş-Şam. Birincisi Selefi, ikincisi ise Müslüman Kardeşler köklerine sahiptir. Savaşçı toplama ve saha hâkimiyetinde birbirleriyle yarış içerisindeler.
BM, İsrail ordusunun ateşkes hattı üzerinde sandıklar içinde tedarik sunduğunu, bunların da Selefi savaşçılar tarafından alınıp götürüldüğünü gözlemledi. İsrailliler istihbarat sunmak üzere (El Kaide ile bağlantılı olan) El Nusra komutanlarıyla bir araya geliyor. Bir Suriyeli Dürzi böyle bir görüşmeyi kayda aldı ve bu kayıt Suriye televizyonunda yayınladı.
Geride kalan beş yıl içinde, Suriye Devlet Başkanı Esad ve Suriye Arap Ordusu aleyhtarı propaganda, senaryosu yazılmış (OTPOR tarafından teşvik edilmiş “devrimde”) “barışçıl protestoculara ateş açılıyor” retoriğinden, “iç savaş” ve “ılımlı isyancılar” gibi bir diğer aldatıcı kelime dağarcığına kadar değişiklik arz etti.
8 ay öncesinde ABD ordusunun başında bulunan General Martin Dempsey, ‘büyük Arap müttefiklerinin’ IŞİD’i finanse ettiğini kabul etmişti. Buna yanıt olarak ise ABD Silahlı Kuvvetler Komitesi başkanı Senatör Lindsay Graham, IŞİD’in sponsorlarını savunmuş ve ‘finanse ediyorlar çünkü ÖSO Esad’la savaşamadı, onlar Esad’ı yenmeye çalışıyordu’ demişti.
Hasan Sivri, Beyrut'a giderek Medya Şafak için Hizbullah'a yakın stratejist Dr. Enis Nakkaş ile son gelişmeleri ele aldıkları bir röportaj yaptı. Bu önemli röportajı iki bölüm halinde yayınlıyoruz... İlk bölümde Rusya'nın geri çekilmesi, Suriye'de federasyon ilanı, bunun yansımaları ve federasyonun hangi şartlar altında tüm bölge için seçenek olabileceği konularına ağırlık veriliyor...
İsrail’in kuzeyinde bir hastanede yaralı yatan Suriyeli isyancı Malik, tekrar iyileşip Başkan Esad rejimi karşısında silahına sarılacağı günün gelmesini bekliyor. 22 yaşındaki militan İsrailli askerler tarafından korunan bir tedavi odasında AFP’ye (Agence France Press) “Suriye’ye döneceğim ve Esad gidene dek savaşacağım” diyor.
Suriye’yi ilk defa Nisan 2014’te ziyaret ettim, Şam’a ilave olarak Humus ve Lazkiye’ye de gittim. Suriye’ye yaptığım birbirini izleyen üç yolculuğumun üçünde de, orta düzeyde halk Arapçası konuşarak, pazarlarda, taksilerde, sokaklarda ve ziyaret ettiğim bölgelerde, oradaki Suriyelilerle birebir ilişki kurabildim.