Böylelikle Şehid General Süleymani, müttefik güçler ve hatta ülkeler eliyle düşmanın boynunu sıkıp onu boğabilecek bir füze kordonu inşa etmeyi başarabilmiştir. Şehadetinden önce ise, İşgal Altındaki Toprakların hayati ve stratejik tesislerine ve yerleşim yerlerine aynı anda dört taraftan füzelerin yağacağı an için hazırlanan planı tamamlamıştı.
25.11.2020
5.09.2020
8.07.2020
11.05.2020
30.09.2019
17.09.2019
Ancak bahsi geçen raporlar, Hizbullah’ın, İran ve Suriye’den elde edilen hava savunma sistemlerine sahip olduğunu ve Suriye’de mağlup edilen teröristlerin silah depolarından çok sayıda Stinger füze sistemi elde ettiği bilgisini de paylaşıyor.
Hüccetü’l-İslam Seyyid Haşim el-Haydari ile söyleşi, Erbain törenlerindeki yürüyüş ve onun fırsatları ekseninde olacaktı; ancak randevu günü o kadar sıcak ve samimi karşılandık ki bu fırsattan yararlanıp başka sorular da sorduk. Bölgedeki yeni gelişmeler, Direniş Ekseninin durumu, Suudi liderlerin davranışları, Amerika’nın bölgedeki rolü, Devrim Lideri’nin Batılı gençlere iki mektup yazmasının sebebi gibi konular asli sorularımız oldu.
Lübnan’ın el-Menar televizyonunun Ensarullah Hareketini konu alan araştırmasının birinci bölümünün çevirisini daha önce sunmuştuk. O bölümde Yemen direnişinin oluşumu, Husilere yönelik ilk savaş ve Seyyid Hüseyin el-Husi’nin şehit edilmesi ele alınmıştı. Şimdi Yemen direnişini konu alan dosyanın ikinci bölümünün çevirisini sunuyoruz.
Yemen’i ve dünyadaki gelişmeleri takip eden kimseler için Ensarullah hareketini yakından tanımak büyük bir önem arz ediyor. Lübnan’ın el-Menar televizyonu, Ensarullah hareketini inceleyen bir dosyaya yer verdi, biz bu dosyanın çevirisini değerli okuyucularımızın dikkatine sunuyoruz:
Ensarullah Devrim Komitesi Başkanı Seyyid Muhammed el-Husi, birkaç hafta önce Husi Hareketinin 300 hayati hedefi içeren bir hedef bankası oluşturduğunu ve bunları tek tek vurmaya başlayacaklarını açıklamıştı. Abha Havaalanının vurulmasının ardından, bu hedeflerin vurulmaya başlandığı açık bir şekilde ortaya konuldu.
Ana akım medyada nihayet yayılmaya ve küresel kolektif şuurda yer etmeye başlayan bilgilere rağmen Suudi emperyalizminin Yemen’deki kanlı tarihi hala büyük oranda keşfedilmiş değildir.